İnsanın En Yakın Dostu: Kediler

Çocukluk dönemimizde evcil hayvan beslememize annem şiddetle karşı çıktığı için uzaktan sevebildik. Fakat sağda solda bulduğumuz kedicikleri gizlice eve sokup, yıkardık – ki kedi yıkamak ne kadar zordur  bilirsiniz. ‘Anne ama bak ne şeker, hem biz yıkadık, pis değil, lütfen’ dememiz maalesef işe yaramaz, kedicik hemen kapı dışarı edilirdi.

Kıldı,  tüydü,   kistti  derken, çocuklarımıza hayvan sevgisini yeteri kadar aşılayamadığımızı düşünüyorum. Halbuki evde çocuk varken, hayvan da beslenmeli, sadece belli bir süre yaşam alanlarını ayırmak yeterli olacaktır diye düşünüyorum.

İlerleyen yaşlarımızda balıklarımız, kaplumbağalarımız, kedimiz, kuşumuz, köpeğimiz oldu.

Kafeste kuş beslenmesine şiddetle karşı çıkarım ama bize kafesiyle kuş geldi ve gelmesiyle, gitmesi  bir oldu. Babam, hava alsın (!) diye kafesin kapağını açıp, balkona bırakmış. Kuş’tan bir daha haber alamadık.

Japon balıklarıyla  da pek iletişim kuramıyorsunuz çok çabuk yan yatıyorlar. Sayısız balığım telef oldu.

Kaplumbağaları da bir arkadaşıma almıştım, istemem diye tutturunca bakımı bana kalmıştı. Biliyor musunuz su kaplumbağaları da kışın uykuya yatıyormuş. Nereden bilebilirdim ki; hem o zaman google dede de yoktu ki sorayım. Öldüler diye attık.

Bir gün eve geldim balkonda bir kutu gittim baktım, ‘tavşan mı aldınız’  dedim (aklınıza kuş geldi değil mi?).

Meğerse bir aylık kediymiş. Kedi sehpanın ayağına bile uzanamıyor ama gece bizi yer diye odasının kapısını kapatan kardeşlerime selamlar….

Lady, özel ve akıllı bir kediydi ama canı isteyince kendini sevdirirdi. Hiç unutmam bir kere bunu yerden aldım seveyim diye, kedi suratıma okkalı tokadı attıydı.  Bazen onu evde bırakıp tatile giderdik, bir hafta bize küserdi. Lady'nin trajik  ölümünden sona bir daha kedi almamaya yemin ettim. Uzun bir müddette kedileri sevemedim ama sonrasında  beslediğim sayısız sokak kedim oldu. Kapıma gelen kedi, asla aç kalmaz. O yüzden evimin kapısını  kedi üssü gibi kabul edebilirsiniz.

 

Lady’den sonra sevgi arsızı köpeğimiz Matisse geldi. Babamın saltolarıyla, köpeğimiz Paris’e yerleşti. Adı Matisse olan köpeğimiz,  Paris’ten başka nerede yaşayabilir ki?

Lady ve Matisse ile vedalaşmamız bizim için duygusal yıkım olduğu için bir daha kedi – köpek edinmemeye karar vermiştik. Kırık vedalaşmalar sonrasında bende alerji gelişti. Etrafımda ne zaman kedi/köpek olsa bünyem alarm veriyor.

Lakin son bir yıldır, bizim 3 numara sürekli yavru kedi/köpek resimleri yollayarak, psikolojik baskı yapıyor. Ufukta evimizde yeni misafirlerimiz olacak galiba.

Geçenlerde yine bir haber göndermiş; Japonya’da bulunan Hiroshima Üniversitesi’nden bilim insanlarının yaptığı araştırma sonucunda hayvanların iş hayatına olumlu katkı sağladığını ortaya çıkarmışlar. Çalışmaya göre iş yerlerinde masalarına yavru kedi ve köpek resimleri koyan kişiler yaptığı işlere daha çok odaklanabiliyormuş.

Bu nedenle Caroline Connor’un kedilerle ilgili kanal mesajından aldığı bilgilerle kedilere daha farklı bakmanızı istedim. 

Son günlerde niçin bu kadar insanın köpek yerine kediye sahip olduğunu hiç düşündünüz mü? Zira onların tek görevi, sizin gün boyunca üzerinizde biriktirdiğiniz negatif enerjiyi ortadan kaldırmaktır.

Siz uyurken bu negatifi bedeninizden kendileri çekerler. Eğer ailede birden fazla kişi varsa, o zaman onlarda aileden topladıkları çok fazla negatif yüklemesi olur.

Bu nedenle çok kilo alırlar. Siz ise bunun ona verdiğiniz yemekten ötürü olduğunu zannedersiniz ama bu doğru değildir. Onlar uyurken, sizden topladıkları negatifi boşaltırlar.

Eğer siz aşırı stres içindeyseniz, bu negatif enerjiyi boşaltmak için zamanları olmaz, dolayısıyla bu boşaltımı yapıncaya kadar negatif enerji bedenlerinde yağ olarak birikir.

Evde birden fazla kedi olması, bu yükü aralarında paylaşmaları açısından daha iyidir. Siz uyurken istenmeyen ruhların eve girmesine karşı da sizi korurlar.

Bu yüzden de yatağınızda uyumak isterler. Kediler eğer bir sorununuzun olmadığını bilirlerse, o gece sizinle beraber yatmazlar. Eğer tuhaf bir şey olmaktaysa, bunu hissedip yatağınıza atlarlar ve sizi sararlar.

Köpekler ise fiziksel realiteyi yüksek sesle havlayarak ve onları duyan herkese korku vererek korurlar.   Kediler etrafınızdaki görünmeyen alemleri her gün korurlar. Kedi aynı zamanda bir bekçi köpeği olabilir mi?

Tabi ki olur. Örnek vermek gerekirse, kedinin sahibine saldıran bir kişi olduğu zaman, kedisinin derhal saldırganın kafasına fırlayıp gözlerini pençeleri ile çıkardıkları bir çok kez rapor edilmiştir.

Tehlike geçip o kişi veya evi güvenilir hale gelinceye kadar bir kedi pes etmez. Ev ve aura alanınıza zarar verecek veya o alandan enerji çalacak biri geldiğinde, kişinin negatif titreşimlerini fark eder.

O kedi sizin etrafınızda bir kalkan vazifesi görerek sizi hemen saracaktır. Başınızda ve ayaklarınızın dibinde duracaklardır. Evinize gelen misafir olduğunda kediler o kişiye koşarsa, okşanmak isterlerse, gelen kişinin emin olduğunu bilebilirsiniz.

Eğer kedilere karşı alerjiniz var ise bu sevginin yumuşaklığının yaşamınıza girmesine izin vermede zorluk çektiğinizi gösterir.

O zaman siz, sevginin girmesine izin vermezsiniz. Kedi yavrusu size belli bir sadakat ve sevgi getirecektir ve size yaklaştığı zaman siz başka bir varlıkla derin  bir bağ kurmayı kabul edemeyebilirsiniz.

Bu da belirli türdeki hayvana duyduğunuz alerjinizin simgesel bir temsilidir. Köpekler sizin yanınızda, onların sevgisine karşılık vermeniz gerekmeyen koşulsuz bir dost ihtiyacını temsil ederler.

Eğer kediniz yoksa ve başıboş bir kedi yanınıza gelirse, sizin tam o zamanda evinizde kediye ihtiyacınız var demektir. O başı boş kedi size yardım etmek için gönüllü olmuştur ve sizi arayıp bulmuştur. Görevini yapmak üzere sizin evinizi seçtiği için ona teşekkür edin.

Eğer evinizde başka kedi varsa ve onu alamayacaksanız ona ev bulun.

Kedi fiziksel düzeyde bilinmeyen bir nedenden ötürü gelmiştir; ancak onu rüyanızda görebilir ve niye tam o zamanda ortaya çıktığının sebebini öğrenebilirsiniz. Bazen karmik bağlantılarınız vardır veya diğer bir çok yaşam dilimlerinde onunla şifa vermek için çalışmış olabilirsiniz.

Şu anda doğan kedilerle ilgili ilginç bir şey vardır, o da onların çok özel misyonları olduğu ve burada çok kısa bir süre için bulunduklarıdır.

Evinize aldığınız başıboş kedi sizinle bir yıldan daha az bir süre için beraber olabilir, sonra ölebilir ve şu veya bu şekilde öldürülebilir. Yapmak için geldikleri görev biter bitmez sizi terk edeceklerdir.  Bu nedenle onların arkasından ağlamayın, yalnızca onunla birlikte olduğunuz süre için onlara teşekkür edin.

İhtiyacınız olan belli bir türdeki enerjiyi size getirirler ve daha sonra sizi terk ederler. Kalp çakrasının enerjisini getirmeyi çok severler.

Hayvanların evrimsel merdiveninden yukarı doğru çıkıldığında, eğer istenirse, insan reenkarnasyon sirkülesine girebilmesi için bütün hayvanların insan türü ile yakınlaşmaları gerekir. Bunun en kolay yolu evcil hayvan olmaktır.

Bu sadece görevlerini yapmak için değil, aynı zamanda daha insanımsı hale gelmeleri içindir. Enkarnasyon skalasında sadece ve sadece yukarı gidilir, hiçbir zaman aşağıya inilmez.

Kediler temelde bu evrenden değillerdir, taşıdıkları özel titreşimler ile yardımcı olmak üzere bu evrene davet edilmişlerdir. Gezegenleri bir kedinin pati izi şeklindedir. Gezegenleri Halda başka boyut ve sistemdedir. Onlar buraya geldiklerinde ilk önce Pleides Yıldız Sisteminde bulunan Alcyone’a yerleştiler. Kedimsi insanlar Lyra Yıldız Sistemine de yerleşti.

Kedi insanlar ve aslan insanlar vardiyalar halinde gezegenimize geldiler. Güney Amerika, Meksika, Mısır ve Adalar’daki bazı kültürlerde çalıştılar. Onları onurlandırmak için heykeller dikildi.

İnsan ırkını eğittikten sonra veya kendi türleri ile karışıp buradaki yöneticileri yarattıklarında, özellikle Mısır kedileri, yıldızlardaki türlerle direkt teması olan yöneticilere bilgi iletmek üzere bırakıldılar.

Bu yöneticilerin büyük bir kısmı bu sayede kararlar alabildiler ve bu sayede yönlendirildiler. Kediler onlara telepatik olarak bilgi verdiler.

Kozmik radyoların ileticileri gibiydiler ve daha yakın zamanlarda kedilere büyücüler sahip oldular. Kediler diğer alemlerle olan bağdı. Pek evrimli olmayan bir enerji geldiğinde kediler ona engel olur ve titreşimleri değiştirirler.

Atlantis zamanında şifa vericiler, çalışmalarında kristaller kullandılar. Şehir dışındaki köylere gittiklerinde kristalleri kullanamadılar, çünkü köylüler şüphelendiler ve kara büyü uyguladıklarını zannettiler.

Gerçekte kristaller, şifa için iletken olarak kullanılıyordu. Şifacılar yanlarında bir kedi taşıdıkları zaman kristallerin iletken olarak kullanıldığı gibi kedileri de kullanıyorlardı.

Eski Persler Mısır’lılar ile savaştığı zaman Mısır’ı yenecek stratejiyi buldular. O dönemde Mısır’lıların kediye taptıklarını biliyorlardı.  Bu nedenle Persler kalkanlarına kedileri bağladılar ve bir Mısır kalesine hücum ettikleri zaman, Mısırlılar çok güçlü kedi tanrıçası olan Bastet’i kızdırmamak için silahlarını bırakmak zorunda kaldılar.

Buna benzer örnek, 2. Dünya savaşı sırasında Burma’da yaşandı. Bir İngiliz subayı, Burma’lıları Japonlara karşı kendilerini desteklemeleri için çok akıllı bir yol buldu.

Sözü geçen İngiliz subay, Burmalıların kediyi kutsal kabul ettiklerini biliyordu, bu nedenle ordu araçları üzerine kedi resimleri boyadı ve ordu üssünde beyaz kediler bulundurdu.Burmalılar bunu görünce duraksadılar.

Kedinin kutsal ruhunun İngilizlerle birlikte olduğunu düşündüler ve hemen İngilizler tarafına geçtiler. Bu süreçte bazı kedi yavrularının yaşamları son buldu.

Buna rağmen kediler tarih boyunca insanlara yardım ettiler. 1. Dünya savaşı sırasında 1,500,000 kedi, askerlere gaz bombası saldırılarına karşı erken uyarıda bulunmak üzere İngiliz ordusu tarafından kullanıldılar.  Kuşları da bu amaçla nasıl kullandıklarına dair bir çok bilgiyi defalarca okuduk. Her gün bütün görevlerini sevgi ve özen göstererek yapmışlardır.

İşte bunun için Dünya, kedi ailesini koruma ve şefkat amacıyla sahiptir.